HİMMETDEDE’NİN TARİHİ GEÇMİŞİ !
TÜRKMEN’ BOY’LARININ ANADOLU’YA YERLEŞMESİ!
Önce, Kayseri’nin tarihi geçmişine göz atalım!
Dört bin, yıllık maziye sahip olan, uzun yıllar çeşitli uygarlıkların hüküm sürdüğü önemli coğrafi yapısı ve stratejik konumu ile savaşlarla tarihe damgasını vurmuş, birçok tarihi olaya şahit olmuş önemli bir yerleşim yeridir…
1067 yılında, Afşin Bey tarafından fethedilen Kayseri’ Türk uygarlığına Sosyal ve kültürel etkinliklerinin, Türk adet ve ananelerinin yaklaşık on asır gibi bir zaman diliminden günümüze kadar, Türklüğün ve İslam dininin önemli merkezi sayılacak bir kent olma gururunu taşımıştır…
Bu yıllarda, Orta Asya’dan akın, akın TÜRK OĞUZ BOYU’NA mensup kabilelerin bu şehre gelerek şehir merkezini ve Kızılırmak çevresini (Kıyı Irmak Nahiyesi) yurt tutmuşlardır…
1243 ve 1277 yıllarında Moğolların Anadolu’yu ve Kayseri’yi iki kez ele geçirip işgal etmeleri, yakıp yıkarak Türk uygarlığı, tarihinde derin acıları yaşayan, yağmalama, can kaybı ve çoğunluğunun esir olarak alındığı, On binlerce insanın kıyım edildiği bir yer olmuştur…
Tarihten asla silinmeyecek katliam ve hezimet yaşanmıştır…
Bazı kaynaklar 1220 yılında Kayseri’nin nüfusunun 120 bin olduğundan bahsederken!
Bu olayların, ardından geçen yaklaşık 280 yıl sonra, yani 1500 yılında hala belini doğrultamayan, Kayseri’nin nüfusu köyler dahil olmak kaydı ile 38 bin olması KATLİAM’IN’ ne denli büyük olduğunun göstergesidir!
Moğol yıkımının, ardından, nüfusun minimum seviyelerde oluşu, üretim ekonomisinin tükendiği, yaralarını sarmaya çalışarak ayakta kalmaya gayret eden Kayseri; Bu kez 1600 yılında (Celali İsyanı)! Celalilerin Şehri ve köyleri talan etmeleri ile katliam ve yağmacılıktan yine nasibini almıştır…
Osmanlı, yönetimi 1813 yılından sonra Celalilerin ardından baş gösteren Ayanlar’ın zulmüne son verebilmiştir!
1831 yılında asayişi sağlamış olan Osmanlı yönetimi Kayseri’de İlk Nüfus sayımını yapılmasını sağlamıştır!
1831 Sayımına Göre Himmetdede’nin nüfusu!
1- Kır sakallı Ömer 60, Oğlu Kumral sakallı İsmail 30, Diğer oğlu Kara sakallı Mustafa 25, Diğeri İbrahim 8, Diğeri Hüseyin 2.
2- TÜRKMENOĞLU, Kara sakallı Hüseyin 35, Oğlu Ömer 2, Diğer oğlu Mehmet 8, Diğeri Mustafa 5, Diğeri Ebu Bekir 4, Diğeri İbrahim 1, Yeğeni Osman 2, Diğer Yeğeni Şaban 2, Diğer yeğeni Hasan 2, Karındaşı Kara sakallı Ali 25, Diğer Karındaşı Ahmet 20, (247 Fevt), Diğeri Ali 25, Babası Aksakallı Mustafa 100.
3- İSAOĞLU, Ak sakallı Hüseyin 30, Oğlu Osman 3, Babası Ak sakallı İsa 60, Karındaşı Ümmet 8, Diğeri Mehmet 6,Diğeri Ali 1.
4- KARAKÖSEOĞLU Köse Mustafa 30, Oğlu Ömer 8, Diğer oğlu Ahmet 3, Diğeri İbrahim 1, (247 Fevt), Karındaşı Ter bıyıklı hasan 15,
5- KARA Sakallı Mehmet 40, Oğlu Süleyman 4, (246 Fevt), Diğer oğlu Mustafa 2, Diğer oğlu İsmail 1,
6- Ak Sakallı Memiş 60.
7- ÖMER OĞLU, Kumral sakakllı Ahmet 50, Oğlu Ter bıyıklı İbiş 20, Hizmetkarı Halil.
8- Süleyman oğlu Kara sakallı Mehmet 30.
9- SEYİD OĞLU, Kara sakallı Mustafa 40, Oğlu Mustafa 2, Karındaşı Osman 25, Oğlu Hüseyin 6, Diğeri Mehmet 1.
10- SEYİD OĞLU, Kara sakallı Ömer 40, Oğulları: Kara bıyıklı Mehmet 25, Diğeri Şaban 15, diğeri Ahmet 10, Diğeri Ali 4, Mehmed’in oğlu Memiş 1, (246 Fevt).
11- KARA SAKALLI Kara Ali 30,Oğlu Hasan 3, Karındaşı Ter bıyıklı âmâ Yusuf 20.
12- KÖR MEHMET OĞLU, Kara sakallı Hüseyin 40, Oğulları: Ali 10, Diğeri Salih 6,Diğeri Abdulkadir 4, Diğeri Mustafa 2.
13- Kır sakallı Memiş 45, Oğlu Mükremin 9, Diğeri Osman 2.
14- BEKTAŞOĞLU, Kumral sakallı Hasan 30, Oğulları: Ömer 10, Diğeri Mehmet 7, Diğeri Yusuf 4,Diğeri Hüseyin 3, Diğeri Mustafa 2, Diğeri Osman 1.
15- KÖR MEHMET OĞLU, Ter Bıyıklı Mehmet 16, Kara Sakallı Mehmet Ali 35, Oğlu Salih Tevellüt 247. 15 Hane 68 Nüfus
11’ inci asırda huzur bulabileceklerini sandıkları Anadolu’ya yerleşen. Çilelerini çekerek bu güne gelen TÜRK OĞUZ Boyu’nun ve bütün Türk Aleminin bu tür acı badireleri bir daha yaşamaması asıl arzumuzdur:
Türk, Boyu’nun, Tarihine baktığımızda, MÖ. 700 yıl öncesinde “TURUK” adında bir kavmin mevcut olduğunu görmekteyiz!
1926 Yılında M. Kemal ATATÜRK’ ün emirleri ile Nahiye olmuş, 1223-528 Rakım yüksekliği ile Yayla havasının mevcut olduğu sakin bir kasabadır.
1067 Yılında, Afşin Bey tarafından Kayseri’nin fethedilmesi ile Anadolu’ya gelerek, Merkez ve çevrelerini yurt tutarak, bu toprakları vatan olarak seçen atalarımızın bizlere emanet ettiği yerleşim yeri olmuştur…
TÜRK OĞUZ BOYU’NDAN olan TÜRKMEN kabileleri çeşitli kıyımlara maruz kalmışlar… Nüfuslarının çoğunu, Moğol istilası. Celali isyanı ve Ayanlar’ın zulmü ile mallarını canlarını ve Tarihi belgelerini de kaybetmişlerdir…
Yaklaşık 16 Asırda sakin verimli, otlâğı bol olan yerleri arayan; Anadolu’nun çeşitli yerlerine dağılmış Türkmen kabilelerinden ayrılmış olan üç aile Çocukları ve koyun sürüleri ile İpek yolunun geçtiği, suyunun ve otlağının bol olduğu Himmetdede’ye gelerek yerleşmişlerdir…
O, zamanlar isimsiz olan. veya ismi bilinmeyen bu yöre! İpek Yolunun üzerinde olması ile asırlarca kervancılara hizmet veren, 3 adet konaklama Han’ı ve bezir yağı üretimi yaparak ticarette ki yerini korumuştur…
Türkmen’lerin, ata mesleği olan hayvancılık. 19 asrın başlarında, (1 sürü’ ortalama 300 ila 400 koyundan oluşur) 40 ila 50 sürü oluşu, ve bataklığa dayanıklı 100’lerce Camız olması! Bu yörenin, sulak olması yanı sıra, hayvancılığa verdiği önemin bir kanıtıdır…
Bu gün itibariyle otlağının azalması ile ata mesleği olan hayvancılığın son nefeslerini verdiği dönemleri yaşamaktadır!
Bu gün, ise halkın büyük bölümü ziraat, kısmen hayvancılık ve bina yapımında kullanılan taş ocaklarında, kasaba dahilinde ve çevresinde ki kentlerde bulunan iş yerlerinde çalışmaktadır. Gelir kaynakları genelde tarıma dayalıdır…
Maden, olarak Tras taşı ve Traverten çıkmaktadır.
Doğuyu batıya bağlayan kara yolu üzerinde olup Kayseri’ye 43, Ankara’ya 270 Km. mesafededir.